Sağlık

Aşının Haftası Var, Kendi Yok: Gebeler Tetanoz Aşısı Olmadan Doğuma Gidiyor!

Kızılay kan stoklarının asgari seviyenin altına inmesi ve kuduz aşısı tedarik sorununa şimdi de tetanoz aşısı tedarik sorunu ve yenileri eklendi. Aşı haftası içerisinde olduğumuz bugünlerde ülke genelindeki aile sağlığı merkezlerinde tetanoz ve kızamık aşıları da yok! Bilim Sağlık Haber Ajansı (BSHA) konuyla ilgili Türk Tabipler Birliği (TTB) Aile Hekimliği Kolu (AHEK) Başkanı Dr. Emrah Kırımlı ile görüştü, aşılar ile ilgili güncel durum hakkında bilgi aldı. Kırımlı, ülkenin genelinde hamile ve yeni doğanlara rutin yapılması gereken tetanoz aşılarının uygulamasında, aşının çok az sayıda gelmesi nedeniyle ciddi sıkıntı olduğunu, gebelerin doğuma aşı yokluğundan kaynaklı olarak tetanoz aşısı yapılamadan gönderildiğini, ayrıca kızamık aşılarının tedarikinde de sorun olduğunu, ayda 100’e yakın kızamık vakası olduğunu, aşıların yapılmaması halinde kızamık salgınının artarak devam edeceğini belirtti.  Aşı tedariki sorunu ile ilgili olarak BSHA ayrıca Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’ne başvuruda bulunarak açıklama ve bilgi alma talebinde bulundu. 

ASM’lerde Nöbetleşe Aşı Günleri Yapılıyor!

Türkiye’de her yıl 24-30 Nisan tarihleri Aşı Haftası olarak anılıyor. Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü resmi internet sitesinde, ‘Aşı Haftasının amacı her yaştan insanı hastalıklara karşı korumak için aşılamayı teşvik etmektir. Aşılama her yıl milyonlarca insanın hayatını kurtaran en başarılı, etkili ve düşük maliyetli sağlık müdahalelerinden birisidir” cümleleri ile aşının önemi vurgulanıyor. Ancak Türkiye’de Aralık ayından beri bir aşı krizi yaşanıyor. Kuduz aşıları ile başlayan sorun, tetanoz ve kızamık aşılarında yaşanan tedarik sorunu ile devam ediyor. Ülke genelindeki Aile Sağlığı Merkezlerinde nöbetleşe aşı günleri uygulaması yapılıyor, hamileler tetanoz aşısı vurulmadan doğuma gönderiliyor, yenidoğan tetanoz riskiyle karşı karşıya kalınıyor. 

Kuduz’dan Sonra Tetanoz ve Kızamık Aşısı Da Bulunamıyor!

Türkiye’de kuduz aşısı ile başlayan aşı tedariki sorunu tetanoz ve kızamık aşılarında da yaşanıyor. Her yıl Nisan ayının son haftası Aşı Haftası olarak kutlanıyor ama bu yıl patlak veren aşı kriziyle kutlanacak çok da bir şey olmadığı görülüyor. Çünkü aşılar birinci basamaktaki aile sağlığı merkezlerine adet adet geliyor, merkezlerde nöbetleşe aşı günleri yapılıyor. TTB AHEK Başkanı Dr. Emrah Kırımlı aşı tedarikindeki sorun ile ilgili ülke genelinde ciddi bir sıkıntının var olduğunu belirtti. 

dr. emrah kırımlı

Vatandaşa Eksik Aşısı Var Mı Diye Soramıyoruz!

TTB AHEK Başkanı Kırımlı, “Her hafta aşıların gelmesini bekliyoruz. Bir hafta geliyor bir hafta gelmiyor. Yerli ve milli olma meselesinde en önemli başlıklardan biri Kızılay’ın kan stoklarındaki ciddi düşüş gibi, aşı meselesi de çok önem taşımaktadır. Çünkü her ikisinin olmaması insan hayatı için ciddi risk oluşturuyor. Aşı tedariki Türkiye’de de şu anda büyük bir sorun olarak karşımızda duruyor. Dünyada aşı üretimi ihtiyaç dahilinde gerçekleştiriliyor. Bir aşı sistemi var, senelik üretim gerçekleştiriliyor. Fazlası üretilmiyor. Aradan aşı almak gibi bir durum söz konusu değil. Aşı sürekli piyasada olan bir ürün değil, senelik planlama yapılıyor ve tedariki oluşturuluyor. Şu anda gelen aşılar yurt dışından getirilen yabancı aşılardır. 7 tane, 10 tane aşı geliyor. 30 bin vatandaşa hizmet veren bir ASM’ye 7 tane aşı geliyor. Hastaneler aşı için kendilerine gelen vatandaşları ASM’lere gönderiyor. Vatandaşa eksik aşın var mı diye soramıyoruz, aşım yok dese ona yapacak aşımız olmadığı için susuyoruz” dedi. 

Hamileler Tetanoz Aşısı Olmadan Doğuma Gidiyor!

Tetanoz aşısı her vatandaşa rutin uygulanan bir aşı, Aile Sağlığı Merkezleri’nde gebeliğin 3’üncü ayından itibaren doğuma kadar yapılması gerekiyor. Ancak şu anda tetanoz aşısı tedarikinde yaşanan sıkıntıdan ötürü, çok sayıda gebe tetanoz aşısı olmadan doğuma gönderiliyor. Yenidoğan tetanoz riski var, 1 yaş altı, 4 ve 5 yaş, 13 yaş çocuklara uygulanması gereken tetanoz aşıları da uygulanamıyor çünkü aşılar azar azar geliyor. Aile hekimliklerindeki durumu anlatan Emrah Kırımlı, “Tetanoz riski için aşılamalarımızı şu anda yapamıyoruz. 1 yaş altına, 4-5 yaş ve 13 yaşındaki çocuklara rutin olarak tetanoz aşısı yapılır. Gebelikte hamilelere yapılır. 13 yaş çocuklara şu an aşı yapılamıyor.Başvuranlara ertemele yapılıyor. aşı geldikçe aranılıyor. Gebeler hamileliğin 3’üncü ayından itibaren doğuma kadar aşılanabiliyorlar. Aralık’tan bu yana da 6 ay geçtiği için tetenoz aşısı yapılmadan doğuma gönderilen gebeler var. Doğum cerrahi bir işlem olduğu için cerrahi işlemde yeni doğan tetanoz riski var. Yeni doğan tetanozu riski altındayız. Gebelere tetanoz aşılaması 90’lı yıllardan sonra düzenli olarak yapılmaya başlandı. Ve bu sayede yenidoğan ve gebe tetanoz riski oluşmuyordu ancak şu anda bu risk tekrar oluşmaya başlıyor” diye konuştu. Bunun yanında tetanoz aşısı çalışanlar ve çiftçiler için de olmazsa olmazlardan. Rutin aşılamaların yanında bir de ayrıca yaralanma durumlarında da tetanoz aşısı vurulması zorunlu. Aşılamada deprem bölgesindeki durumu sorduğumuz Dr. Emrah Kırımlı, 15 gün önce bölgede bulunduğunu, yüzde 10-20 oranında bölgedeki ASM’lerde ve sahra hastanelerinde aşılamaların yapılabildiğini gözlemlediklerini söyledi.  

Kızamık Salgını Var Mı?

TTB Aile Hekimliği Kolu Başkanı Dr. Emrah Kırımlı, kızamık aşılarında da ciddi bir sorun olduğunu ülkemizde ayda 100 kızamık vakasının kayda geçtiğini belirterek şunları söyledi: “Kızamık aşısı da kısıtlı müktarda geliyor. Kızamık salgını riski altındayız, salgın var da diyebiliriz. Türkiye genelinde şu anda kızamık salgını baş göstermeye başladı. Vakalar 1,3,5 diye başlıyor ve artarak devam ediyor. Şu anda Türkiye’de her ay 100’ün üzerinde kızamık vakası var. Dünya Sağlık Örgütü’ne Türkiye’den 2 yıldır kızamık verileri yollanmıyor. İnternetten baktığınızda bunu görebilirsiniz. Bizler de bu bilgilere dolaylı yollardan ulaşıyoruz. Ve tabi ki kızamık hastaları da tıpkı Covid hastaları gibi takip altında olduğundan vaka sayılarını hesaplayabiliyoruz. Kızamığın da kuduz gibi bir tedavisi yok tek çözüm aşı ve şu anda kızamık salgınının yaşandığı, çocuk ölümlerinin gerçekleştiği 1980’li yıllara dönüş riski altındayız. Kızamık salgını önlem alınmazsa çocuk ölümleri yaşanır. Bu konuda acilen önlem alınması gereklidir.”

Ankara’da Tetanoz ve Kızamık Aşısı Üreten Fabrika Kapandı!

Elimizde aşı olmayınca çaresiz kalıyoruz. Gelen vatandaşa eksik aşısı var mı yok mu diye de soramıyoruz. Çünkü aşım yok dese yapacak aşımız yok!” diyerek durumun ciddiyetini anlatan Dr. Kırımlı, “ Türkiye’de Ankara’da bir fabrikada tetanoz aşılar ve kızamık aşıları üretiliyordu. Ama fabrika kapandı, aşıları toplatıldı. Bu fabrikanın neden kapatıldığını da bilemiyoruz. Biz aşısını üreten bir ülkeydik. Şu an yaşanan krizin doğma sebebi kendi aşımızı üretmiyor olmamızdır, tam olarak budur” dedi. 

Türkiye Kendi Aşısını Kendisi Üretmelidir!

“Aşı hayati önemde bir üründür. Kızılay’ın kan stoklarının hayati önem arz etmesi gibi. Aşının tedariğinin düzenli bir şekilde yapılması zorunludur” diyen Dr. Kırımlı son olarak şunları söyledi: “Her yıl 1 milyon 400 bin  doğum oluyor. Bu kadar hamilenin ve çocuğun aşılanması lazım. Sıkıştığınız zaman dışarıdan aşı getiremiyorsunuz. Bunun paranızın olup olmamasıyla bir alakası yok. Türkiye kendi aşısını kendisi üretmelidir. Aşıyı ülke olarak kendimizin üretmesi hayati önemdedir. Yerli milli konusunun en önemli konusu budur. Sağlık politikaları bu konuda etkin değil ve şu anda bunun sıkıntısını yaşıyoruz.”  (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Kaynak: (İGFA) İnternet Gazetecileri Haber Ajansı

Benzer Haberler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu